İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | sell out f. | satmak | ||
But according to reports published over the weekend he has sold out on these as well. Ancak hafta sonu yayınlanan raporlara göre bunları da sattı. More Sentences |
||||
Genel | sell out f. | elden çıkarmak | ||
So small farmers from Haiti to Mexico and Mozambique to Tanzania are simply selling up and selling out. Haiti'den Meksika'ya, Mozambik'ten Tanzanya'ya kadar küçük çiftçiler basitçe elden çıkarıyor ve satıyor. More Sentences |
||||
Genel | sell out f. | bütün malını satmak | ||
Genel | sell out f. | bir şeyin sahipliğini satmak | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | sell out f. | borçları kapatmak için (borçlunun) mallarını satmak | ||
Öbek Fiiller | sell out f. | ihanet etmek | ||
Öbek Fiiller | sell out f. | sırtından vurmak | ||
Idioms | ||||
Deyim | sell out f. | kendini paraya satmak | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | sell out f. | hisselerini elden çıkartmak | ||
Ticaret/Ekonomi | sell out f. | hepsini satmak | ||
Slang | ||||
Argo | sell out f. | birisini satmak | ||
Argo | sell out f. | kişisel çıkar için ele vermek | ||
Argo | sell out f. | ruhunu satmak | ||
Argo | sell out f. | satmak (arkadaş vb) |